4 Mayıs 2016 Çarşamba

"İSTANBUL TÜRKÇESİ "

İSTANBUL TÜRKÇESİ

İstanbul Türkçesi, eski edebiyattan beri  Türkçe çok farklı varyantlarda kendini göstermiştir.
Türkçe eskiden bu güne Anadolu'nun birçok kesiminde farklı şivelerle kendilerini göstermiştir.
Bu Türkçe'nin çok geniş ve zengin olmasını sağlar çünkü bu nasıl ki bir cümlede asıl önemli unsuru farklı yönlerden ele  alırız burada da Türk dili çok farklı yönleriyle benzetme yaparsak çekime uğrar ve kendini gösterir. Türk dili sondan eklemeli ve zengin bir dildir.
Gelelim İstanbul Türkçesine genelde bu Türkçe toplumda ve eski edebiyattan eski dönemlerden bu yana  zengin elit kesimlerin kullandığı bir dil olmuştur.
Saray, Divan edebiyatlarında şairler ve zengin kimseler tarafından eğitimden geçerek Türkçenin konuşulmaya çalışan önemli yönüdür.
İstanbul Türkçesi, bugünkü yazı dilimiz olan Türkiye Türkçesinin, temelini oluşturan, yöresel ağızlardan etkilenmemiş, gerçek , en doğru veya Türkçe olarak kabul edilen  ve İstanbul ağzının yazılı dile aktarılmış ve yazı diline dönüşmüş şeklidir.
İstanbul'un 1453'te Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmesi, dünya veya Türk tarihi açısından olduğu kadar Türkçe açısından olduğu kadar Türkçe açısından da çok önemli bir gelişme olmuştur.
İstanbul'un fethedilmesiyle birlikte , şehir baştan sona yeniden imar edilmiş, azalan nüfusun artışı için Osamanlı  Devleti'nin  sınırları içerisinde yer alan birçok bölgeden Larende, Konya , Karaman, Ereğli, Kocaeli, Aydın, Balıkesir'den ve birçok milletten insan İstanbul'a yerleştirilmiştir.
Fatih Sultan Selim, II.Bayezit  ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde de İstanbul'a Araplar , Farslar  ve özellikle  İspanya'dan kovulan Yahudiler ve Sırplar yerleştirildiği belirtilmektedir. Böylece gerek bu iskan politikası sonucunda gerekse Osmanlı Devleti'nin ekonomik ve coğrafi olarak büyümesi sonucunda İstanbul'un bir  ticaret, eğitim , sanat ve kültür başkenti olmaya yoluna girerek bir cazibe merkezine dönüşmesiyle İmparatorluğun başkenti olan İstanbul çok uluslu bir şehir haline gelmiştir.
Mili dili vücuda getirmek için Osmanlı dilini hiç yokmuş gibi bir tarafa atarak devam eder.
Bu gelişmeler haricinde İstanbul Türkçesi şairlerin şiirlerinde mısralarda beyitlerde yer edinir olmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder